ALTIN
DOLAR
EURO
BIST
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Hatay °C

Kar Düşünceleri | Hilmi Yavuz

16.02.2020
1.204
A+
A-
Kar Düşünceleri | Hilmi Yavuz

Anton Çehov’un ‘Üç Kızkardeş’ inde Tuzenbach, Marscha’ya sorar: ‘İşte kar yağıyor: Bunun anlamı ne?’

Evet, ne anlamı var?

Kardan adam, kartopu …çocukluktur. Karda kızak da! Yaşlılıksa, kapının önüne biriken karları kürüyememektir. Necatigil’in dediği gibi: ‘Farı kalbim, farı da/ Kapına biriken karı/ Kürüyeme!’

Kar kapıyı tutmuştur, içerdesindir ve yalnız. Dışarıda kar yağıyordur sessiz ve beyaz. Kar henüz pencereni örtmemiştir, bakıyorsun camdan, ‘tek ü tenha’ bir ağaç! Evdesindir. Kapılar tutulmuştur, neylersiniz!

Yalnızlığı ölümle buluşturur kar…

Kar, ölümdür. Nietzsche, ‘Ecce Homo’da, hastalığın, hasta insanda kurtulma içgüdüsünün, korunma ve savunma içgüdüsünün bozulması’ olduğunu söyler: ‘İnsan hiçbir şeyden sıyıramaz kendini, hiçbir şeyle baş edemez, hiçbir şeyi geri çeviremez,-her şey yaralar.’ ‘Hastanın elinde bir tek büyük ilaç vardır bunlara karşı’ der, Nietzsche : ‘Rus yazgıcılığı dediğim şey, o başkaldırma bilmez yazgıcılık; bununla Rus askeri sefere artık dayanamaz olunca, karın içine uzanıverir.’

Kar, ölmeye yatmanın, ölüme hazırlanmanın, bir zaman’a dönüşmesidir. Ölümün en yumuşak, en lirik hazırlayıcısıdır kar. Karda bu rahat ve sıcak ölümü yaşadım ben:

‘ Ve kar yılıydı, diz boyunu buluyordu ve askerler vardı, toplar yokuş başında mevzilenmişlerdi, kara gömülmüş. Okula gitmek için o sabah evden çıkmıştım ve yokuş yukarı, karlara bata bata, tırmanmaya savaşıyordum. Çelimsiz, hattâ sıska, nanemolla bir çocuk. Okulun merdivenlerini gördümdü, yaklaşmış olmalıyım, merdivenlerin demirlerini algıladım, o demirlere güzün, sarı ayvaları vurup parçalardık, gözüm kararmış olmalı, kara düştüm, yumuşacık, çantam elimden kaydı, uykum gelmişti, uzandım: Uzaktan köpek sesleri mi duyuluyordu, belli belirsiz, daldım.

Uyandığımda evdeydim. Sobanın yanında, çırılçıplaktım, kalın tüylü bir Siirt battaniyesine sarmışlardı: Battaniyenin üzerinde ‘Hilmi Yavuz 1938 ‘ yazıyordu, kahverenginin üzerine beyazla [kar beyazıyla] yazılmıştı adım- ve tarih. Ve annemin o hiç unutamayacağım sonsuz kederli yüzü.
Topların başındaki nöbetçi erler görmüşler düştüğümü. Karda donmak üzereymişim eve getirdiklerinde. Babamın yüzü sonra. Dudaklarını ısıran hüzünlü adam’ [‘Geçmiş Yaz Defterleri’nden].

Yahya Kemal’de kar sesi, gecenin bestesidir ve müzik, karda açan çiçektir, Milan Kundera için. Gelgelelim, Ahmet Hâşim’in şiiri kar tutmaz. Kar yoktur Hâşim’de. ‘Kış’ şiirinde bile, ‘sarı yollar’la ve ‘kavafil-i evrak’la kış’ı değil, sonbaharı anlatır Hâşim.

Niçin Hâşim’in şiirinde kar yoktur? Bunun anlamı ne?

Ve bir şiir:

‘herşey nasıl da bütündü bir zaman
şimdi bahçe eksik, güllerse yarım,
kar yağar, hüzün bile yok ve nerdesiniz,
âh, evet, nerdesiniz, yoksaydıklarım?

[Hilmi Yavuz]

Administrator
Administrator
Editörden Yazı Atölyesi, Çağdaş Türk ve Dünya Edebiyatı’nı merkezine alan bir Websitesidir. Yazı Atölyesi’ni kurarken, okurlarımızı günümüzün nitelikli edebi eserleriyle tanıtmayı ve tanıştırmayı hedefledik. Yazarlarımız, Yazı Atölyesi’nde, edebiyat, sanat, tarih, resim, müzik vb. pek çok farklı alandan bizlere değer katacağını düşünüyoruz. Bu amaçla, sizlerden gelen, öykü, hikaye, şiir, makale, kitap değerlendirmeleri, tanıtımı ve film tanıtım yazıları, anı ve edebiyata ilişkin eleştiri yazılarla, eserlerinize yer veriyoruz. Böylelikle kitaplarınızla eserlerinizin yer aldığı Yazı Atölyesi’nde, dünya çağdaş edebiyatı ile sanatın pek çok farklı alanında değer katacağına inanıyoruz. Yazı Atölyesi kültür sanatın, hayatın pek çok alanını kapsayan nitelikli edebiyat içerikli haber sunar. Bu nedenle başka kaynaklardan alınan, toplanan, bir araya getirilen bilgileri ve içerikleri kaynak belirtilmeksizin yayına sunmaz. Türkçenin saygınlığını korumak amacıyla ayrıca Türk Dil Kurumu Sözlüğünde önerilen yazım kuralları doğrultusunda, yayınladığı yazılarda özellikle yazım ve imla kurallarına önem verilmektedir. Yazı Atölyesi, üyeleri ve kullanıcılarıyla birlikte interaktif bir ortamda haticepekoz@hotmail.com + yaziatolyesi2015@gmail.com mail üzerinden iletişim içinde olan, bu amaç doğrultusunda belirli yayın ilkesini benimsemiş, sosyal, bağımsız, edebiyat ağırlıklı bir dijital içerik platformudur. Katkılarınızdan dolayı teşekkür ederiz. http://yaziatolyesi.com/ Editör: Hatice Elveren Peköz Katkılarınızdan dolayı teşekkür ederiz. http://yaziatolyesi.com/ Editör: Hatice Elveren Peköz Email: yaziatolyesi2016@gmail.com haticepekoz@hotmail.com GSM: 0535 311 3782 -------*****-------
YAZARA AİT TÜM YAZILAR
BİR YORUM YAZIN
ZİYARETÇİ YORUMLARI - 0 YORUM

Henüz yorum yapılmamış.