Yazı Mı Tura Mı ? | Mahir Akarsular
Eski
zamanlarda insanlar, hayatla ilgili büyük kararları tanrıların alması
gerektiğine inanırlardı. Bu suretle tanrıları, önemli sorularına kesin bir
dille “evet” veya “hayır” şeklinde cevap vermeleri yönünde teşvik etmek için
bir sürü akıllıca kehanet yöntemi icat ettiler.
İdeal bir şekilde evet/hayır cevaplarına uygun olan sikkeler ilk Lidyalılarca
basılmalarına rağmen önceleri karar almada kullanılmıyorlardı. Dokuz asır sonra
yazı-tura atma pratiğini başlatan Jül Sezar’dı.
Sezar devrinde, Roma sikkelerinin bir tarafında Sezar’ın kafası vardı,
böylece bu taraf yani tura özellikle de Sezar’ın kafası, bir tartışmanın
kazananını veyahut da tanrılardan gelen olumlu yönde bir cevabı gösteriyordu.
Sezar’a saygı öyle bir boyuttaydı ki mülkiyet, evlilik veya suç ile
alakalı ciddi davalar bile yazı-tura atmayla rayına oturtuluyordu. Üste gelen
Sezar’ın kafası o esnada orada olmayan imparatorun, belli bir kararı
onayladığı, alternatifine ise karşı olduğu anlamına geliyordu …..
MA