Vera | Numan Arıman
Bir yerlerde umudun varlığını hissetmekteyim.
Ne vakit bu müziği dinlesem içimdeki kuşlar uçuşur gider,
Kanatlarım olur notalar
Tamda kırılan kanatlarımın yerinde durur.
Uçmak isterim sonra gökyüzü, bulutlar ve görülmemiş her şeyler…
Zira yeryüzünde görülecek hiçbir şey kalmadı,
ve birileri, yüzüne bakmaya değecek…
Başkaca dünyalara kanat açmak, başkaca şeyleri anımsamak..
Yorgun bir ruh, hissiyatını kaybetmiş bir hüvviyyetle ancak
böyle yaşanır diyor insan,
Ancak böyle buralarda, şuralarda dalıp dalıp gider, hayaller kurar.
Umulmadık hayaller hemde.
Hem başkaca nasıl yaşanırdı ki ?
Nasıl nefes alınır ve nefes almaya değer bulunur..
Füruğ Ferruhzâd sesleniyor şimdi bana
“ben ağaçların soyundanım,
ve bu “bayat” havayı solumak kederlendiriyor beni,
ölen bir kuş, uçuşu unutmamayı öğütledi bana”
Bu günlerde bir tuhaf oldum sanıyorum ki okuduğum eserler tahayyül
sınırlarımı zorluyor, bambaşkaca alemlere intikal etmem gerektiğini bana
anımsatıyor .
bu gün ikindi vakti güneş batmaya yaklaşırken, pencereme yansıyan güneş
hûzmesinin alnımda oluşturduğu zuhûrâtı düşleyip bir yandanda
sayfalarının yıpranmışlığını hissede hissede okuduğum
“Hüccetu’l-la hi’l-Bâliğa’da” ki şu bab’da Şah Veliyyullah’a kulak veriyorum..
“Bil ki, birçok hadîslere göre varlık içinde maddi
olmayan bir âlem vardır.
Orada ma’nâlar, sıfat bakımından kendine münâsip
sûretlerle bir misâle girer.
Eşya, yeryüzünde vücûd bulmadan evvel orada tahakkuk eder.
Eşya vücûd bulunca birer ma’nâ ile hüvviyyet kazanır. Alimlerin çoğusuna
göre, cisimsiz tanınan bir çok
eşya bir yerden bir yere intikal
eder. Bir yerden bir yere iner de onları herkes görmez.”
Bu kitaplar insanı bambaşka alemlere götürüyor,
Hem de bir gün geri getirmeyiverse, can-û gönülden “kalayım elbet
burada” dedirtecek yerlere…
ve yeniden gözlerimi kapatıp şu dünyanın debdebelerine rağmen fısıldıyorum
kendi kulağıma
“kuş ölür, sen uçuşu hatırla.”
Unutma Vera’m..!
Filistinde doğan her çocuk,
ilkin annelerinin göğsüne; sonra yerdeki taşlara uzanırlar..
Neredesin..!
Ey İsmail’in boğazındaki merhamet..!
Üzerimizdeki bu acıyı kaldır..!
Ya ebabilleri gönder, ya bizi de oraya aldır..!
Her taraftan bana yönelir seni arayan sesim..
Vera benim…
Vera benim…