ALTIN
DOLAR
EURO
BIST
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Hatay °C

Teto Nene’nin Sarıkızı | Fevzi Durmuş

12.05.2019
1.198
A+
A-
Teto Nene’nin Sarıkızı | Fevzi Durmuş

Beykoz-Kanlıca’da Şimşek Evler’de oturduğum 1980 senelerinde iş dönüşü mahallede yol kenarında bir köylü kadınının tek ineğini otlatırken görürdüm. Kendisi ince uzun boylu hafif kamburumsu, üzerinde yeşil çizgili beyaz bir entari, önünde Rize işi peştemal, beyaz başörtülü, desenli yün çoraplı yaşlıca bir hanımdı.

Sedat Semavi, ilkokulu yan tarafındaki yokuşu 74 model Reno marka arabamla çıkarken, arabanın gürültüsünü duyunca, Boğaziçi’nin essiz manzarasını seyretmekten vazgeçer, ineğini yol kenarından içeriye sürerdi. Bu durum bir kaç sefer olunca, bu yaşlı hanımın denizi seyrederken daldığı hayallerinden uyandırdığım için ben de rahatsız olurdum. Belki de balıktan dönmekte olan eşinin takasının yolunu gözlüyor veya bu manzarayı memleketinin bir köşesini benzeterek özlem gideriyordu. Ben de yanlarından yavaşça geçerken, başımla neneyi selamlar, bu yaşlı fakir Karadenizli hanımın mutfağına katkısından dolayı kendisine saygı duyardım.

Bir akşamüstü, yine Mihriban Caddesi’nden yukarı doğru çıkarken yol kenarına park eden son model bir Mercedes arabanın sürücüsü, yanına gelen birisi ile konuşuyor; arka koltukta da bir balya ot ve yanında da bir hanımın oturduğunu gördüm. Bu duruma inanamadım, kendi kendime “Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu?” diyerek, az ileriye arabayı park ederek bakkala doğru yürüdüm. Yanlarından geçerken arabanın içine doğru baktığımda; ot balyasını sırtına iplerle bağlamış şekilde oturan hanımın, yol kenarında ineğini otlatan nene değil mi? Ben yanlarından geçerken nenenin sertçe “Hadi! Da!” dediğini duydum. Şaşkın, şaşkın bakkala girdim ve bir sigara aldım. Başka kimse olmadığından mahallemiz bakkalına, “Karşıdakiler müşterin mi?, Tanıyor musun?” diye sordum.

Bakkal Ali Efendi, vitrinden dışarı baktı ve “Ha!.. Onlar mı? Teto Nene ile oğlu Mustafa Bey. Sarıkız’ın kışlık yiyeceğini götürüyorlar.”

Benim bu duruma hayret ettiğimi görünce yılların deneyimli bakkalı;

“Mustafa Beyin Levent civarında bir fabrikası var. Kendisini ve kız kardeşini yokluk içinde okutmuşlar. Bahçelerinde yetiştirdikleri sebzeleri meyveleri pazarda satarak oğullarını Mühendis, kızlarını da doktor olmasını sağlamışlar. Babaları ölünce köyde tek başına kalan anneleri Teto Nene’yi buraya getirmek için, az ilerideki geniş bahçeli evi satın aldılar. Bahçesine tavuk kümesi, inek ahırı yaptılar. Köylerinden getirdikleri meyve fidanları diktiler. Hatta sebze ekmek için de bölümler oluşturdular. Teto Nene aynı köyünde çalışır gibi, burada çalışıyor. Şu yoğurtlar ile yumurtalar O’nun ürünleridir. Çocukları fazla çalışmaması için ne kadar yalvarsalar yakarsalar, O bildiğinden okur. Aynı şekilde çalışır. Hatta ilk zamanlarda otları bu yokuş yukarı sırtında taşıyarak yayan giderdi. Çocukları bu şekilde ot taşımasına epey uğraştıktan sonra, ancak razı edebildiler. İneğine yem satın aldırmaz, kıyıdan bucaktan orağı ile biçtiği otları toplar, ineğinin kışlık yiyeceğini temin eder. Tavuklarını ise yetiştirdiği mısır taneleri ile besler. Gerçekten çocukları O’na eski köy hayatını yaşatmaya çalışıyorlar. Çalışıyorlar, ama tanımayanlar için bunun gibi ilginç durumlar oluyor.”dedi.

Müşteriler gelmese O, anlatmaya ben de hayran hayran dinlemeye devam edecektim. Bu sefer Teto Nene’yi ve Sarıkızı’nı aynı yere baktığım da göremedim.

Fevzi Durmuş – ORDA BİR KÖY ANILARI-2010

Not: Tüm hanımların bayramları kutlu olsun. Nice Teto nenelere selam olsun.

Administrator
Administrator
Editörden Yazı Atölyesi, Çağdaş Türk ve Dünya Edebiyatı’nı merkezine alan bir Websitesidir. Yazı Atölyesi’ni kurarken, okurlarımızı günümüzün nitelikli edebi eserleriyle tanıtmayı ve tanıştırmayı hedefledik. Yazarlarımız, Yazı Atölyesi’nde, edebiyat, sanat, tarih, resim, müzik vb. pek çok farklı alandan bizlere değer katacağını düşünüyoruz. Bu amaçla, sizlerden gelen, öykü, hikaye, şiir, makale, kitap değerlendirmeleri, tanıtımı ve film tanıtım yazıları, anı ve edebiyata ilişkin eleştiri yazılarla, eserlerinize yer veriyoruz. Böylelikle kitaplarınızla eserlerinizin yer aldığı Yazı Atölyesi’nde, dünya çağdaş edebiyatı ile sanatın pek çok farklı alanında değer katacağına inanıyoruz. Yazı Atölyesi kültür sanatın, hayatın pek çok alanını kapsayan nitelikli edebiyat içerikli haber sunar. Bu nedenle başka kaynaklardan alınan, toplanan, bir araya getirilen bilgileri ve içerikleri kaynak belirtilmeksizin yayına sunmaz. Türkçenin saygınlığını korumak amacıyla ayrıca Türk Dil Kurumu Sözlüğünde önerilen yazım kuralları doğrultusunda, yayınladığı yazılarda özellikle yazım ve imla kurallarına önem verilmektedir. Yazı Atölyesi, üyeleri ve kullanıcılarıyla birlikte interaktif bir ortamda haticepekoz@hotmail.com + yaziatolyesi2015@gmail.com mail üzerinden iletişim içinde olan, bu amaç doğrultusunda belirli yayın ilkesini benimsemiş, sosyal, bağımsız, edebiyat ağırlıklı bir dijital içerik platformudur. Katkılarınızdan dolayı teşekkür ederiz. http://yaziatolyesi.com/ Editör: Hatice Elveren Peköz Katkılarınızdan dolayı teşekkür ederiz. http://yaziatolyesi.com/ Editör: Hatice Elveren Peköz Email: yaziatolyesi2016@gmail.com haticepekoz@hotmail.com GSM: 0535 311 3782 -------*****-------
YAZARA AİT TÜM YAZILAR
BİR YORUM YAZIN
ZİYARETÇİ YORUMLARI - 0 YORUM

Henüz yorum yapılmamış.