Nazım Hikmet’in Paşa Dedesi’nin Başkaldırı Hikâyesi
“Sisli bir sabahtı henüz
Etrafı bürümüştü bir duman
Uzaktan geldi bir ses ah aman aman !
Sen bu feryad-ı vatanı dinle işit
Dinle de vicdanına öyle hükmet
Vatanın parçalanmış bağrı
Bekliyor senden ümit..”
Nazım Hikmet’in annesi Celile Hanım’ın baba tarafından dedesi,1848 ayaklanması sırasında İstanbul’a göç eden ünlü devlet adamı Kont Konstantin Borzecki.. Müslüman oldu ve Mustafa Celaleddin Paşa adını aldı… Orduda yirmi yıl görev yaptıktan sonra, 1869’da Fransızca olarak “Eski ve Yeni Türkler” kitabını yazdı. 1875’de, Osmanlı-Rus Savaşı sırasında, Karadağ’da öldü..
Dedesinin Sabetaycı dönmelerden olduğu iddiaları üzerine, Celile Hanım şunları söylemiş :
“Nerede görülmüş Polonya’da bir Yahudi’nin kont olması ?.. Baronluk, kontluk, düklük filan gibi aristokratik mevkilerin tümünün Hristiyanların tekelinde olduğunu süzme cahiller bilir. Dedem, Alman ve Avusturya zulmünden kaçtığı için sığındı Osmanlı’ya. Kıymeti anlaşılınca, paşalık rütbesiyle onurlandırıldı. Yoksa kendisi de bir Hristiyan dönmesi olan Ömer Lütfi Paşa kızı Leyla’yı ona verir miydi ?..”
Yazdığı “Eski ve Yeni Türkler” adlı kitapta, Türklerin ırk olarak önemi anlatılıyor, medeniyetin kurucuları olduğuna vurgu yapılıyordu. Mahmud Celaleddin Paşa’nın Sultan Abdülaziz’e sunduğu bu çalışmanın amacı, milli bir bilinç uyandırmaktı.. Aynı kitapta, Türkçe’nin Latin alfabesine uyumu üzerinde de durmuş, teşvik edilmesinin gerektiğini savunmuştu..
Celile Hanım’ın babası ; Hasan Enver Paşa (1857-1929).. Devlet adamı, dil uzmanı ve eğitimci.. Sultan II.Abdülhamid’in Selanik’e sürgün edilmesinden önceki son yaveri..
1898 yılında, padişah tarafından, Kübalıların bağımsızlıklarını kazanabilmek için İspanyollar ile yaptıkları savaşın sunduğu deneyimden yola çıkarak, Girit İsyanına bir çare bulacağı düşüncesiyle Havana’ya gönderildi.. Küba’nın Ankara Büyükelçisi Ernesto Gomez Abascal da, 2005 yılında, Paşa’nın “Havana Notları” başlıklı raporuna dayanarak, “Havana’da Türk Tutkusu” adlı romanı yazdı..
Celile Hanım’ın anne tarafından dedesi ise ; Alman kökenli Ludwig Karl Friedrich Detroit.. 1839’da Hamburg’dan kalkan ve İstanbul’a uğrayan bir gemiden denize atlayarak Osmanlı topraklarına sığındığında henüz 12 yaşında idi.. Mehmet Ali Paşa adıyla Osmanlı ordusunda generallik yaptı..
Ve, böyle bir soy ağacının meyvesi olan Nazım Hikmet, düşman kuvvetlerinin Çatalca’ya kadar ilerlemesi üzerine, 3 Temmuz 1913 günü, henüz 11 yaşındayken, “Feryad-ı Vatan” şiirini yazmış :
“Sisli bir sabahtı henüz
Etrafı bürümüştü bir duman
Uzaktan geldi bir ses ah aman aman !
Sen bu feryad-ı vatanı dinle işit
Dinle de vicdanına öyle hükmet
Vatanın parçalanmış bağrı
Bekliyor senden ümit..”