Mutluluk Sür Utangaç Yanaklarına | Selahattin Yetgin
Yıkık duvarların arkasındaki düşünüşüm
Bir ıslığın peşine takılmış, yürüyorum
Dilimde gurbet türküsü
İşkencedeyken mola
Saklanıyorum kendime
Karanlık kamaşıyor ruhumda.
Donmuş umutlara sürüyorum nefesimi
Isınıyor yara, kabarıyorum coşkuyla
Yüklü kervanlar geçiyor ömrümden
Dudak sürüyorum firuze renklere
Aşk derinliklerime akıyor
Ay suskun bir ışık penceremde.
Düşünmeden yüreğimdeki yokluğunu
Bir müziğin öldürücü tınısına tutunmak
Gecenin karanlığına bağdaş kurmak
Bir kemanın yayını sürmek göğsüme
Alnındaki haylaz yele dokunmak
Derin kuyulardan masal çekmek
Kendi içimin yapılarını onarmak istiyorum.
Ne yana dönsem imkânsızlık belki de
Duymamak hiçbir şeyi
Sevmek hayatı en baştan
Ağlamak bir ninniyle
Sokulmak yaşamın sevilerine
Umarsız bir bedenle dirilmek
Dolaşmak bir ceviz kabuğunun içinde
Asi, gizemli denizlerde.
Yaslandım kendime ah
Hiçe saydım yaşam borçlanmalarımı
Geçmişten kopardım bütün bağlarımı
Başa aldım en sevdiğim şarkılarımı
Unuttum uykusuzluğumu, sancılarımı
Söndürdüm coğrafyamdaki yangınlarımı
Berrak bir suya uzatarak gönül tasımı.
Sokul sen de gölgemin koylarına
Koy iyileşmez yaralarını soframa
Kanatma yüreğini beddualarla
Takıl yaşamın çelişkisiz yanlarına
Mutluluk sür utangaç yanaklarına
Tutun mutluluğun aşk kanatlarına
El salla şimdi sevda coğrafyasına.
Selahattin Yetgin
…