İşçi Tiyatrosu demek fabrika da, meydanlarda, kahvehanelerde hatta köylere de oyun oynamak demektir.
Kucaklarında çocuklarıyla tüm işçiler köylüler gelip oyunu izleyebilirler. Bu tiyatronun kaynağı halktır çünkü. Yeter ki bir zamanların sosyalist bilinçlenmesi olsun, hemen o canlılık yakalanır halk tiyatro yoluyla eğitme gelişir yine.
Bu konuda Ömer Nida bir kitabı var kitabında böyle diyor. İşçi tiyatrosuna doğru adlı bir kitabı kimse bilmez, ama bu ülke de işçiler var ve bu işçiler hem eğlenmek hemde öğrenmek gerekmiyor mu? Çünkü bir zamanlar Devrici işçi tiyatro toplulukları vardı bu ülkede 1950 ve 1980 yıllarında ilk kez bu dönemlerde göze çarpıyor işçi tiyatro toplulukları örnek vermek istiyorum.
İsimlerini sıralayacağım İşçi kökenli ve işçileri konu alan oyunlar oynanmıştır.
Demene sahnesi, Halk oyuncuları, Tarsus Meydan Oyuncuları, İşçi Kolu Tiyatrosu, Meydan Sahnesi, Dostlar Tiyatrosu, Ankara Sanat Tiyatrosu, Devrici Ankara Sanat Tiyatrosu, Kardeş Tiyatrosu, İşçi Tiyatrosu, Genç Oyuncular, Ankara Halk Tiyatrosu, Devrim için Hareket Tiyatrosu, Oda Tiyatrosu, Kadıköy İşçi Tiyatrosu, Gazete Tiyatrosu, Kartal Kültür Derneği İşçi Tiyatrosu, gibi bu Tiyatroların anılmaya değer bir tarihi geçmişi vardır. Bunlara da değinmeden geçmek istemiyorum.
Bugün bu konuda hiç kimsenin bir çaba gösterdiğini araştırmalarım sonunda rastlayamadım. Emekçi insanların mutluluğu için çalışma ruhu öldü mü? Acaba Lanet olsun bu düzene… 107 bin Cami, Mescit olduğu kadar 1000 tane Tiyatro olsaydı. Ya da böyle mi? Olurdu bu ülke?
Bu ülke de bir zamanlar Amatör profesyonel Oyuncular Devrimci İşçi tiyatrosu içinde idiler. Bu kişileri de yazmadan geçmek olmaz diye düşündüm.
Asaf Çiltepe, Oben Güney, Engin Orbay, Tuncay Necipoğlu, Işık Özgentürk, Ömer Nida, Rana Cabbar, Müjdat Gezer, Macit Koper, Mehmet Akan, Elit Türkan, Özdemir Nutku, Tuncay Yönder, Levent Kırca, Meral Niron, Güneş Sümer, Erkan Yücel, Rutkay Aziz, Haşmet Zeybek, Genco Erkal, Yılmaz Onay, Aydın Doğan, Savaş Yurttaş, Çetin Öner, Ayşe Emel Meçsi ve daha sayamadıklarımız yüzlerce insan vardır.
Onlar hem oyuncu hem, oyun yazarı hem de yönetmen olarak emek verdiler. Türkiye İşçi sınıfına umut verdiler.
Türk toplumunun henüz tanımadığı Alfred Jerr, Albert Camus, Anton Çehov, Howart Fast, Maksim Gorki, Bertol Brecht, Hans Alada, Gogol, Ömer Polat, Yaşar Kemal, Aziz Nesin, Güner Sümer, Kerem Kolcay, Orhan Kemal, Rıfat Ilgaz, İsmet Kuntay, Oktay Arayıcı, Sabahattin Ali, Fakir Baykurt, Nazım Hikmet Ran gibi pek çok oyun yazarlarının oyunları oynandı.
Onlar yasaklara, baskılara karşı gelişmişlerdir. Aynı zamanda bu topluluklar oynadıkları yerleri Gecekondu Mahalleri, Sendika Merkezleri, grev işyerleri, 1Mayıs Meydanları aynı zamanda Malatya, Maraş, Sivas, Diyarbakır, Tunceli, Mardin gibi Anadolu’nun İl, İlçe, Kasaba, Nahiyeleri, Köylere gidip hiçbir maddi karşılık alınmaksızın oyun oynayarak Tiyatro Sanatına katını hem yaydılar hem de katkı da bulundular.
Onlar Halkın Uyandırmaya yönelen bir tiyatro geliştirmişlerdir. Ve 12 Eylül darbesinden sonra bütün bu ışıklar söndürüldü. Tabii ki bu ışıkları yakacak yeni tiyatro toplulukları olmayacak mı? Olacaksa daha ne kadar bekleyeceğiz, geldi de geçiyor bile
NURİ KAYMAZ
Kaynakça:
Genç Oyuncular Vatandaş Oyunu, İzlem yayınları. İst 1962
Ömer Nida, İşçi Tiyatrosuna Doğru, Gerçek Sanat Yayınları.İst.1988
Yaba Edebiyat Tiyatro Özel Sayısı.(21–22 s.) 2003
Evrensel Gazetesi 9–10 Mart 2003
Postexppres Sayı 1 Mayıs 2001
Yaba Edebiyat s.38. Sayı 2006