ALTIN
DOLAR
EURO
BIST
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Hatay °C

Haftanın Hikayesi – Mehmet Nusret

03.03.2019
1.085
A+
A-
Haftanın Hikayesi – Mehmet Nusret

Cübbe giydirdiler; başına sarık bağladılar. Kasımpaşa Büyük Cami’de öğle namazlarından sonra Kur’an okudu.Dinleyenler ağladı ve tecvid bilmesine şaşırdı.
Hafızdı ama yaşı küçüktü…Öyle ki annesi oruç tutmasını istemiyordu. Babası bile,
sadece ramazanın ilk ve son günü oruç tutmasına izin verdi. Oysa o, çocukluğunda aksatmadan oruç tuttu…

Ve…
Ramazan’da kimi günler tekkede zikire katıldı.
Üstünde beyaz bir entari, bir hırka, başında tepesi tuğralı bir arakiye vardı. Semahanenin ortasında on tane derviş dönüyordu; içlerinden biri Mehmet Nusret’ti…

Dervişler; yanaklarına uçları sivri şiş batırıyordu. Batıranlardan biri, Mehmet Nusret’ti.
Çocukluğunu hiç yaşayamadı. Çember çevirmedi; zıpzıp, bilye almadı eline: uçurtma uçuramadı, körebe, elbende, uzuneşek, birdirbir oynayamadı. “Çocuk olmuş tek bir günüm yok” diyecekti yıllar sonra…

Hep define arayan babası, II. Abdülhamit hayranıydı. Mustafa Kemal’i sevmiyordu ve “Kör Kemal” diyordu! Çevresi de öyleydi; bağlı olduğu Çürüklük Dergahı şeyhininoğlu Ankara’daki millicilerle savaşmak için Kuvay-i İnzibatiye yazılmıştı…

Oysa Galip Amcası, Kuvayı Milliye’den yanaydı. Garplılaşmadan yanaydı. Medeniyetten yanaydı.

Yıllar sonra şöyle diyecekti: “Galip Amca olmasaydı beni okutup yetiştirmeseydi, ben bugünkü ben olamazdım.. Anama ve ona çok borçluyum…”

Annesi, oğlunu hükümet mektebine (“Mekteb-i İptidaiye” ya da “İptidai Mektebi”) vermek istiyordu. Babası ise hükümetten gelen her şeye karşı idi. Oğlu, hafız, derviş ya da sarıklı hoca olacaktı…

O dönem, “tenassur” yani “Hristiyan olmak”, diye bir söz vardı; babasına göre hükümet mektebine gidenler, tenassur ediyor/ kafir oluyorlardı…

Osmanlı bitmiş, Cumhuriyet kurulmuştu…
Babası nasıl kızmasın; Çürüklük Tekkesi şeyhinden “postnişin” icazeti almıştı; yani kendisi tekke kurabilecekti. Tam kuracakken Cumhuriyet tekkeleri kapattı…

Cumhuriyet, yıllardır işsizlik çeken Galip Hoca’yı Gebze’nin Balçık Köyü’ne öğretmen atadı. Öğrencisi Mehmet Nusret de Cumhuriyet sayesinde ilk parasını kazandı: 50 kuruş!
Yasaya göre, imamlar sınavdan geçecek ve sınavı veremeyenlerin imamlığı alınacaktı.

Mehmet Nusret, Kasımpaşa pazar yerinin dibinde bir caminin imamına haftada 50 kuruşa Tecvid ve Arapça öğretmeye başladı.
Cumhuriyet, Mehmet Nusret’in yaşamını kökten değiştirdi; 1924’te İstanbul Süleymaniye’deki devlet okulu Kanuni Sultan Süleyman İptidai Mektebi’ne üçüncü sınıftan başladı…

Ressam olmak istiyordu… Annesi ise deniz subayı olsun istiyordu…

12 yaşında annesini veremden kaybetti. Son sözü; “Oğlum yatılı okuyor, gözlerim açık gitmeyecek” oldu…
Darüşşafaka…

Ve Kuleli Askeri Lisesi…
Mehmet Nusret subay çıktı. Zamanla “Aziz Nesin” oldu…♥️

Administrator
Administrator
Editörden Yazı Atölyesi, Çağdaş Türk ve Dünya Edebiyatı’nı merkezine alan bir Websitesidir. Yazı Atölyesi’ni kurarken, okurlarımızı günümüzün nitelikli edebi eserleriyle tanıtmayı ve tanıştırmayı hedefledik. Yazarlarımız, Yazı Atölyesi’nde, edebiyat, sanat, tarih, resim, müzik vb. pek çok farklı alandan bizlere değer katacağını düşünüyoruz. Bu amaçla, sizlerden gelen, öykü, hikaye, şiir, makale, kitap değerlendirmeleri, tanıtımı ve film tanıtım yazıları, anı ve edebiyata ilişkin eleştiri yazılarla, eserlerinize yer veriyoruz. Böylelikle kitaplarınızla eserlerinizin yer aldığı Yazı Atölyesi’nde, dünya çağdaş edebiyatı ile sanatın pek çok farklı alanında değer katacağına inanıyoruz. Yazı Atölyesi kültür sanatın, hayatın pek çok alanını kapsayan nitelikli edebiyat içerikli haber sunar. Bu nedenle başka kaynaklardan alınan, toplanan, bir araya getirilen bilgileri ve içerikleri kaynak belirtilmeksizin yayına sunmaz. Türkçenin saygınlığını korumak amacıyla ayrıca Türk Dil Kurumu Sözlüğünde önerilen yazım kuralları doğrultusunda, yayınladığı yazılarda özellikle yazım ve imla kurallarına önem verilmektedir. Yazı Atölyesi, üyeleri ve kullanıcılarıyla birlikte interaktif bir ortamda haticepekoz@hotmail.com + yaziatolyesi2015@gmail.com mail üzerinden iletişim içinde olan, bu amaç doğrultusunda belirli yayın ilkesini benimsemiş, sosyal, bağımsız, edebiyat ağırlıklı bir dijital içerik platformudur. Katkılarınızdan dolayı teşekkür ederiz. http://yaziatolyesi.com/ Editör: Hatice Elveren Peköz Katkılarınızdan dolayı teşekkür ederiz. http://yaziatolyesi.com/ Editör: Hatice Elveren Peköz Email: yaziatolyesi2016@gmail.com haticepekoz@hotmail.com GSM: 0535 311 3782 -------*****-------
YAZARA AİT TÜM YAZILAR
BİR YORUM YAZIN
ZİYARETÇİ YORUMLARI - 0 YORUM

Henüz yorum yapılmamış.