ALTIN
DOLAR
EURO
BIST
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Hatay °C

Anne ve oğul hikayesi

12.04.2016
1.569
A+
A-
Anne ve oğul hikayesi

Anne ve oğul hikayesi/ Yazı Atölyesi

 

Annemin sadece bir gözü vardı. Öteki gözü çukurdu, yani yeri boştu.
Ondan nefret ediyordum. Çünkü bu durum beni arkadaşlarımın arasında utandırıyordu.
Annen..!
Babam, ben daha küçükken bir kazada öldüğünden, ailemizi geçindirmek de anneme k
almıştı. Bunun için okulda aşçılık yapıyordu.
İlkokulda iken bir gün annem bana merhaba demeye gelmişti. Sanki, yerin dibine geçmiştim. Bunu bana nasıl yapabilirdi..?
Onu görmezden geldim, ona nefretle bakarak oradan kaçtım.
Ertesi gün sınıfta bir arkadaşım bana:
Senin annenin sadece bir gözü var. Diğeri ne biçim dedi.
Diğer arkadaşlarımda gülüşüyorlardı.
O anda yerin dibine girmem ve annemin hemen ortadan kaybolmasını istedim.
Bu yüzden, o gün onunla karşılaşınca dedim ki:
“Beni gülünç duruma düşüreceğine, ölsen daha iyi..!”
Annem karşılık vermedi. Sadece, tek gözüyle bana biraz baktı ve uzaklaştı gitti.
Dediklerim hakkında bir saniye bile düşünmemiştim, çünkü çok kızmıştım. Onun duyguları beni hiç ilgilendirmiyordu. Onu evde istemiyordum ama ev onun üzerineydi.
Çok çalıştım, kendime yeter oldum, sonunda Singapur’a okumaya gittim.
Bir süre sonra da evlendim. Birikimime borç ekleyerek kendime bir ev aldım.
Daha sonra çocuklarım oldu ve hayatımdan memnundum. Annemi unutmuştum.
Birgün annem bizi ziyarete gelmişti. Öyle ya, kaç yıldır beni görmemişti.
Kapıya gelince, çocuklarım tek gözlü birini görünce birden korktular, sonrada güldüler.
Babaanneniz diyemedim. İçeri girince ilk fırsatta ona:
“Evime gelip çocuklarımı nasıl korkutabilirsin..? Buradan hemen git..!” dedim.
Bu çıkışıma annem kısık bir sesle:
“Kusura bakmayın, ben yanlış adrese geldim galiba” dedi. ve çıktı-gitti..!
Aradan yine uzun bir zaman geçmişti.
Bir gün mezunlar toplantısı için okulumdan bir mektup aldım.
Karıma; iş seyahatine gidiyorum diye bahane uydurdum.
Mezunlar toplantısından sonra, birden aklıma düştü. Sadece meraktan eski evime gittim.
Eski komşularımıza sorduğumda, annemin öldüğünü söylediler.
Önce biraz sevinç duyar gibi oldum ama içimde bir burukluk ve sızı hissettim.
Ben şaşkınca beklerken, bana verilsin diye annemin bir mektup bıraktığını söylediler.
Açtım ve okumaya başladım:
“En sevgili oğlum. Her zaman seni düşündüm.
Singapur’a gelip çocuklarını korkuttuğum için üzüldüm.
Mezunlar gününde geleceksin diye çok sevindim ve bekledim.
Ama; seni görmek için yataktan kalkabilir miyim diye çok düşündüm.
Seni büyütürken, tek gözümle sürekli bir utanç kaynağı olduğum için de üzgünüm.
Biliyor musun biricik oğlum..?
Sen küçücükken, babanla birlikte bir kaza geçirmiştin. Baban öldü fakat sen, bir gözünü kaybetmiştin. Bir anne olarak, senin tek bir gözle büyümene dayanamazdım.
Bu yüzden, babandan kalan tarlayı satarak, ameliyat masraflarına yatırdım.
İşte, şimdi o yeri boş olan gözüm var ya, onu sana vermiştim.
Nakil çok başarılı geçmişti, hiç fark edilmiyordu.
O gözle, biricik oğlum görüyor diye çok mutlu oluyordum.
Ana yüreği oğul, sana sen benim gözümle görüyorsun diyemedim.
Başarılarından dolayı seninle o kadar gurur duyuyordum ki, bu bana yetiyordu.
Her şeye rağmen, sen benim oğlumsun…”

 

Alıntı

Administrator
Administrator
Editörden Yazı Atölyesi, Çağdaş Türk ve Dünya Edebiyatı’nı merkezine alan bir Websitesidir. Yazı Atölyesi’ni kurarken, okurlarımızı günümüzün nitelikli edebi eserleriyle tanıtmayı ve tanıştırmayı hedefledik. Yazarlarımız, Yazı Atölyesi’nde, edebiyat, sanat, tarih, resim, müzik vb. pek çok farklı alandan bizlere değer katacağını düşünüyoruz. Bu amaçla, sizlerden gelen, öykü, hikaye, şiir, makale, kitap değerlendirmeleri, tanıtımı ve film tanıtım yazıları, anı ve edebiyata ilişkin eleştiri yazılarla, eserlerinize yer veriyoruz. Böylelikle kitaplarınızla eserlerinizin yer aldığı Yazı Atölyesi’nde, dünya çağdaş edebiyatı ile sanatın pek çok farklı alanında değer katacağına inanıyoruz. Yazı Atölyesi kültür sanatın, hayatın pek çok alanını kapsayan nitelikli edebiyat içerikli haber sunar. Bu nedenle başka kaynaklardan alınan, toplanan, bir araya getirilen bilgileri ve içerikleri kaynak belirtilmeksizin yayına sunmaz. Türkçenin saygınlığını korumak amacıyla ayrıca Türk Dil Kurumu Sözlüğünde önerilen yazım kuralları doğrultusunda, yayınladığı yazılarda özellikle yazım ve imla kurallarına önem verilmektedir. Yazı Atölyesi, üyeleri ve kullanıcılarıyla birlikte interaktif bir ortamda haticepekoz@hotmail.com + yaziatolyesi2015@gmail.com mail üzerinden iletişim içinde olan, bu amaç doğrultusunda belirli yayın ilkesini benimsemiş, sosyal, bağımsız, edebiyat ağırlıklı bir dijital içerik platformudur. Katkılarınızdan dolayı teşekkür ederiz. http://yaziatolyesi.com/ Editör: Hatice Elveren Peköz Katkılarınızdan dolayı teşekkür ederiz. http://yaziatolyesi.com/ Editör: Hatice Elveren Peköz Email: yaziatolyesi2016@gmail.com haticepekoz@hotmail.com GSM: 0535 311 3782 -------*****-------
YAZARA AİT TÜM YAZILAR
BİR YORUM YAZIN
ZİYARETÇİ YORUMLARI - 0 YORUM

Henüz yorum yapılmamış.