Gül Aşkı | Nuri Can
Bu gün evinizden çıkıp bir gül bahçesine girin, dokunun ellerinizle bir güle. Ama koparmayın sakın. Yalnızca dokunun ve okşayın. Sevin. Sadece sevin ve sevgisini tutup koyun gönlünüze.
Dalında duran bir gülün nasıl buram buram hasret, aşk en önemlisi de dostluk koktuğunu göreceksiniz.
Güllerin üzerindeki çiy damlalarına bakın. Sevinç ve hasret gözyaşlarıdır. Onlar dostluk gözyaşlarıdır. Sevdiği için dökülmüştür, dostu için. Sevgiyle okşadığınızda bakın nasıl özlemle yanar elleriniz, yüreğiniz nasıl da aşkla çarpar, sevgiyle tutuşur. Onu koparmaya varmaz eliniz. Kalbiniz titrer.
Dokunun bir güle. Koparmayın. Sadece dokunun. Ne kadar katı olursanız olun, katı yüreğinizin nasıl yumuşadığını göreceksiniz.
Sevginin, dostluğun sıcaklığı kalbinize nasıl dolduğunu hissedeceksiniz.
Ve o an başınızı kaldırıp uçsuz, bucaksız gökyüzüne bakın. Göğün mavisindeki ferahlığa. O an belki sevdalı bir kuş gelip konacak saçlarınıza. Ürpererek ve ürkerek gözlerinize bakacak. Avuçlarınızın içine alıp kalp atışlarını dinleyin. Salın sonra gökyüzündeki özgürlüğe ve derin bir nefes alın. Havada özgürce kanat çırpınışının güzelliğini doldurun içinize. Dostluğun, vefanın, sevginin, özgürlüğün eşsiz güzelliğini yaşayın.