ALTIN
DOLAR
EURO
BIST
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Hatay °C

Günün Kitabı | Gençliğini Ölümün Kıyısında Geçirenler | Hüseyin Irmak

13.12.2020
5.284
A+
A-
Günün Kitabı | Gençliğini Ölümün Kıyısında Geçirenler | Hüseyin Irmak

Mehmet Kılıç

“KEŞKE SENİ HİÇ OKUTMASAYDIM” Arka Kapak Yazısı

Bereketli insanlar veren Gürün toprağında filizlenen Mehmet Kılıç, henüz 5 yaşında fidan iken Ankara’nın bir gecekondu mahallesinin toprağına aşılandı. Keyifli bir çocukluğu oldu. Burada esrardan işsizliğe hayatın bütün renklerine tanık olarak büyüdü.

Herkes okuldan kaçarken o okula kaydolmak için yeri göğü sarsarak ağladı ve ilk toplumsal başarısını elde etti. Öğrenciliğe, belki asıl olarak öğrenmeye âşıktı. Babasının serzenişi üzerine sazı da kendi kendine öğrendi.

İlgili ve atak kişiliği nedeniyle dönemin siyasal atmosferinden uzak duramadı. Bütün çocuksuluğu ile etkilendiği, onu sarıp sarmalayan siyasal iklimde yeniyetme deneyimler kazanarak İTÜ’ye geldi.

17 yaşında öğrenci olarak ayak bastığı İstanbul’da, öğrenme merakıyla hemen kendi başına şehri gezmeye başladı. Yerleştirildiği yurdun, okuduğu okulun adım adım gençlik rotasını belirleyeceğini henüz bilmiyordu. Giderek demokratik üniversite mücadelesi içine girdi. Şartlar onu anti-faşist mücadeleye sıçrattı. Babasının ileriki yıllarda Kılıç’a “keşke, seni hiç okutmasaydım. Okudukça aklını cıvdırdın” diyeceği evreye girmişti.

Sonrasında; direnişler, açlık grevleri, ölüm orucu ve firar girişimleriyle biçimlenen cezaevi yıllarında kasıtlı hedef yapıldı ve idare operasyonlarında bir gözünü kaybetti.

“Mavi gözlü” değildi ama kendince bir devdi. Fakat fırtınalı yılların ardından günlük yaşama geçtiğinde “mini minnacık” insanların bücür küçümsemelerine maruz kalacaktı.

Son ikisinde işkenceyle “can ciğer kuzu sarması” olduğu dördüncü yakalanma tarihi 7 Mart 1981’dir. Artık “mahsus mahal” yılları başlıyordu.

12 Mart 1992’e kadar süren ve firar edemeden “şartlı salıverilme”yle 11 yıl sonra dışarı çıkan Kılıç’ın macerası bu defa Meriç Nehri üzerinden Avrupa ülkelerine yelken açtı.

Fransa’da bir komployla başlayan 30 aylık hapislik sürecini dil öğrenme, roman yazımı ve sanatsal faaliyetlerle değerlendirdi. Dönüşte Türkiye’de uğradığı saldırıda ölümün kıyısından dönen Kılıç, artık kafatasında çok riskli bir büyük delik taşıyordu. Bu defa Avrupa’ya tedavi için ulaşmak amacındaydı. Bu aşamada macerasına Suriye’nin iğrenç ötesi hapishanelerini katmayı ihmal etmedi. 10 aylık bu sürecin ardından yine kaçak yöntemlerle ulaştığı hedefinde gerekli ameliyatı olmayı nihayet başardı.

Ülkeye ikinci dönüşünde kurmaya çalıştığı günlük hayatında yaşadığı sarsıntılar ise apayrıydı.

İşte bütün bu hikâye, Kılıç’ın kendi ağzından ayrıntılarıyla karşınıza çıkıyor. Daha önce Metris firarlarını anlattığı “Mahpus Kaça Kaça Biter” kitabıyla okuyucu karşısına çıkan Kılıç, yeni kitabındaysa kişisel hikâyesi üzerinden, ülkenin 1968-2012 yılları arasına ait gözlemler sunuyor.

Doğrudan birinci elden yaşanmışlıklarla önünüze hayatın içinden bir fotoğraf koyan Kılıç’ın yazdıkları, mücadele kültürüne de bir katkı sunuyor. Gelecek kuşaklar için…  

Hüseyin IRMAK

Administrator
Administrator
Editörden Yazı Atölyesi, Çağdaş Türk ve Dünya Edebiyatı’nı merkezine alan bir Websitesidir. Yazı Atölyesi’ni kurarken, okurlarımızı günümüzün nitelikli edebi eserleriyle tanıtmayı ve tanıştırmayı hedefledik. Yazarlarımız, Yazı Atölyesi’nde, edebiyat, sanat, tarih, resim, müzik vb. pek çok farklı alandan bizlere değer katacağını düşünüyoruz. Bu amaçla, sizlerden gelen, öykü, hikaye, şiir, makale, kitap değerlendirmeleri, tanıtımı ve film tanıtım yazıları, anı ve edebiyata ilişkin eleştiri yazılarla, eserlerinize yer veriyoruz. Böylelikle kitaplarınızla eserlerinizin yer aldığı Yazı Atölyesi’nde, dünya çağdaş edebiyatı ile sanatın pek çok farklı alanında değer katacağına inanıyoruz. Yazı Atölyesi kültür sanatın, hayatın pek çok alanını kapsayan nitelikli edebiyat içerikli haber sunar. Bu nedenle başka kaynaklardan alınan, toplanan, bir araya getirilen bilgileri ve içerikleri kaynak belirtilmeksizin yayına sunmaz. Türkçenin saygınlığını korumak amacıyla ayrıca Türk Dil Kurumu Sözlüğünde önerilen yazım kuralları doğrultusunda, yayınladığı yazılarda özellikle yazım ve imla kurallarına önem verilmektedir. Yazı Atölyesi, üyeleri ve kullanıcılarıyla birlikte interaktif bir ortamda haticepekoz@hotmail.com + yaziatolyesi2015@gmail.com mail üzerinden iletişim içinde olan, bu amaç doğrultusunda belirli yayın ilkesini benimsemiş, sosyal, bağımsız, edebiyat ağırlıklı bir dijital içerik platformudur. Katkılarınızdan dolayı teşekkür ederiz. http://yaziatolyesi.com/ Editör: Hatice Elveren Peköz Katkılarınızdan dolayı teşekkür ederiz. http://yaziatolyesi.com/ Editör: Hatice Elveren Peköz Email: yaziatolyesi2016@gmail.com haticepekoz@hotmail.com GSM: 0535 311 3782 -------*****-------
YAZARA AİT TÜM YAZILAR
BİR YORUM YAZIN
ZİYARETÇİ YORUMLARI - 0 YORUM

Henüz yorum yapılmamış.